1)Sizi yazmaya iten
sebep neydi?
Hayal gücüm. Sınır tanımayan bir hayal gücüne
sahibim. Küçükken uyumadan önce her gün yeni bir hayata ve farklı bir role
sahipmişim gibi hayaller, senaryolar kurardım kafamda ve öylece uykuya
dalardım. Hâlâ da yorgun olmadığım günler hayallerle uykuya dalıyorum.
Hayatımın her anında kafamda oluşan ve her an kağıda dökülmeye hazır senaryolar
kuruluyor. Bu öyle bir şey ki zihninizi tamamen etkisi altına alıyor ve birkaç
gün boyunca yazı yazmayınca ruhsal açıdan kötü hissettiriyor, sizi bunalıma
kadar sürüklüyor; hiçbir şeyden tat alamıyorsunuz. Ben hep derim ya,
"yazmak benim için su gibi bir ihtiyaç." Bundan dolayıdır ki ben
yazmak için yaratıldığımın ve uzun bir süre boyunca yazmadan yaşayamayacağımın
görüşündeyim.
2)İlk kez ne zaman ve
ne hakkında yazmıştınız?
İlkokul 2. Sınıfta
abimin bir kitap bitirme karşılığında hediye ettiği danonelerle birlikte
okumayı sevmemle birkaç sayfalık hikâyelerle ve şiirlerle yazmaya başladım.
Fakat yazdıklarımın ne konuda olduğunu hatırlamıyorum.
3)Yazdığınız
eserlerde karakterlerde kendinizden parçalar oluyor mu?
Tabi ki. illaki baş
karaktere veya yan karakterlere kendinizden bir parça veya birkaç parça vermiş
oluyorsunuz. Mesela örnek verecek olursam; "Kızıl Örtü" romanımda baş karakter
olan Reunion'a kendimden bir parça olarak 'kar çiceklerini' verdim. Ben de
tıpkı Reunion gibi kar çiçeği düşkünüyüm. Bunun yanında ben her yazarda bunun
kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. İsteyerek veya istemeyerek de olsa yazar
kendinden bir parça karakterlerime armağan etmiş oluyor ve bu benim görüşümce
çok güzel bir şey.
4)Sevdiğiniz ve takip
ettiğiniz diğer yazarlar kimlerdir?
Sevdiğim ve takip ettiğim bir çok yazar var
aslında. Genç ve acemi bir yazar olarak öğreneceğim bir çok şey var, zira yolun
başındayım. Bu nedenle örnek aldığım veya yazılarıyla bana yol gösteren
tecrübeli yazarlarla dostluğa sahibim ve bu beni çok gururlandırıyor. Sevdiğim
yazarları ve şairleri baz alacak olursak; başta Yaşar Kemal, Atilla İlhan,
Fazıl Hüsnü Dağlarca, Kişisel gelişimci Gun Finley olmak üzere daha sonra
günümüz yazarlarından Gülnihal Baki, Mücahid Karaçınar, Kurtuluş Ayaşlı ve
onlar gibi birçok yazar. Hepsinin birer gerçek yazar olduğunun kanaatindeyim.
5)İlk kitabınızı
bastırıp elinize aldığınızda neler hissetmiştiniz?
Kitabımı ilk bastırdığımın anı bırakın,
kitabımın sözleşmesini imzaladığım günün heyecanını anlatamam. İlkokul 2.
sınıftan beri kesin bir hayalimdi. Fikir yapım, isteklerim ve birçok hayalim
değişti. Fakat yazar olma hayalim ve yazma isteğim hiçbir zaman değişmedi,
bitmedi. Aslında yazmak bir yandan ihtiyaç olurken, yazar olmak bir hayal
olmaktan çıkıp hedefim oldu bir süre sonra. Ve ben bu hedefime 9 yıl sonra
ulaştım. Kitabımın, bir diğer deyişle çocuğumun evrende doğuşuna şahit olmak
anlatılmaz ve hiçbir kelimeye, cümleye sığmaz bir duygu. Bu yola çıkarken
birçok anı, hayal kırıklığı yaşadım ve birçok mücadele verdim. Lakin şu an
hepsinin değdiğine inanıyorum. İyi ki o zorlukları yaşadım ve iyi ki bir
yazarım. Bence eğer imkânsız gibi görünse bile bir hedefin varsa "asla pes
etme!" Biz imkânsızlaştırmadığımız sürece hiçbir şey imkânsız değildir.
6) Kitabınızın
başarısı sizi tatmin ediyor mu yoksa bunu önemsemeden yazmaya devam mı
ediyorsunuz?
Kitabımın başarısı beni tatmin etmiyor. Daha
önce de dediğim gibi; henüz yolun başındayım, en iyisi olmak için çalışıyorum
ve çok yazıyorum.
7) Kendinizi kısaca
tanıtır mısınız?
Aslında bu gibi sorulara yanıt vermeyi pek
tercih etmiyorum. Çünkü insan kendini en iyi yaşarken birine tanıyabilir, yani
iki çift cümleyle değil. Ama yine de size kendimden emin olduğum birkaç
özelliği paylaşabilirim. 19 yaşında Urfa/Viranşehir doğumlu Sağlık Meslek
Lisesi mezunu ve üniveristeye hazırlanan genç bir yazarım. 18 yaşımda Kızıl
Örtü kitabımın basımı gerçekleşti. Resim yapmayı çok seviyorum ve 3 tane resim
yarışması belgem var. Ortaokul 7.sınıftayken Adalet Konulu Şiir Olimpiyatları
Yarışmasında 1.'lik ödülü aldım. Lisedeyken Hipokrat Dergisinde "Sıdk-ı
Vatan" adlı yazım yer aldı. Birçok hedefleri ve idealleri olan biriyim.
Birden fazla alanla ilgilenmeyi ve bu alanlarda başarılar elde etmeyi
hedefliyorum. Müzik dinlemeyi çok ama çok seviyorum. Kitap okumak, benim için
bambaşka bir şey. Kış, benim en sevdiğim mevsim. Uzay bilimi ilgi alanım.
Sürekli olarak gelişime açık biriyim, zamanla değişen bir fikir yapım var. Son
olarak, sanatı ve sanatla ilgilenen insanları seviyorum.
8)Bana
önerebileceğiniz bir kitap olsa hangisini önerirdiniz?
Gun FINLEY'in kişisel
gelişim kitabı olan "Vazgeçebilmek" adlı kitabını size şiddetle
öneririm.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yapmış olduğunuz yorum için teşekkür ederiz...