GENEL DUYURU

**HOŞGELDİNİZ** BUGÜN SİZLERLE  YAZAR ... İLE YAPTIĞIMIZ RÖPORTAJ İLE KARŞINIZDAYIZ. . *** *** *** NOT: RÖPORTAJ YAPTIRMAK İSTEYENLER MAİL ADRESİMİZDEN İLETİŞİME GEÇEBİLİRLER. *** TAKİPTE KALIN...

KİTABA DAİR YAYIN AKIŞI

**HOŞGELDİNİZ** Kültür ,sanat ve edebiyat konularını içerisine alan geniş çaplı bir vizyon kanalı olan cahit TV sen iyi bir insansın ve her bilginin en sağlıklısına layıksın diyerek ten faydalı bilgiler vererek size yararlı olmaya çalışacak. . *** *** *** *** KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...

26 Mart 2020 Perşembe

YAZAR TUĞRA ÇAKIN (RÖPORTAJ)

Hayallerinin peşinden koşar adımlarla giden genç bir yazar


1 ) Sizi yazmaya iten sebep neydi?

 Ortaokul yıllarımdan bu yana şiir yazardım. Hatta okulda lakabım şair idi.  Bu nedenle altyapı vardı fakat bir olayın bunu iyicene körüklemesi gerekiyordu. Lise zamanlarımda “Lise aşkı” denilen kavram bunu körükleyen etken oldu. Bu aşk sürecinden dolayı içim bir hayli doluydu. Ve kendimi insanlara açmayı tercih eden birisi bu zamana kadar hiç olamadım. Bana uzak gelmiştir. Kendi doluluğumu kendime, içimi kendime döktüm. Bu önce sosyal mecra uygulamalarında başladı ardından sayfalara, sonra resmen tescilli, onaylı bir kitap haline geldi. Yazarlık sürecim de böylelikle resmi olarak başlamış oldu.  Kısacası lise dönemindeki aşkın bir eseriyim diyebilirim.

2)İlk kez ne zaman ve ne hakkında yazmıştınız?

 İlk yazım öğrendiğim bir terapi yöntemiyle yazdığım bir yazıydı. Kağıt kalemi almıştım ve aklıma ne geliyorsa onu yazıyordum. Aklıma bir şey gelmediğinde ise kağıda aklıma bir şey gelmiyor yazıyordum. Ancak içim baya doluydu ve içimde tuttuğum onca şey vardı ki ben o kağıtlara hiç “aklıma bir şey gelmiyor” yazamamıştım.  İlk yazım hatta ilk kitabım (İnsanın Gelişmesi İçeriden Dışarıya Doğrudur) bu yazıların tümünden oluşuyor.

3)Yazdığınız eserlerde karakterlerde kendinizden parçalar oluyor mu?

 Şuana kadar bir roman ya da hikaye türünde bir eser sunmadım. Ancak duyurmuş olayım 2020  Eylül-Ekim ayları aralığında üçüncü kitabım ancak ilk romanım “Kırık Kanepe” içerisinde kurgu bir hikaye içerisinde son derece gerçekçi karakterleri ele aldım. İyi bir gözlem sürecinden geçen kitap, içerisindeki karakterler gerek çevremi, gerekse de çevremdekilerden parçalar taşıyor. Sonuçta bu yazılar içimizden kağıtlara dökülüyor. Kendimize ait olmayanı istesek de yazmanın mümkün olduğunu düşünmüyorum. Bu nedenle karakterler içerisinde kendimden parçalar buluyorum.

4) Sevdiğin ve taktir ettiğin diğer yazarla kimler?

Bizler gibi pek çok yeni hatta genç yazarları takip ediyorum. Öyle ki elimden geldiğince yardımcı olabileceğim konularda yazarlığa adım atmak isteyenlere de öncülük etmeye çalışıyorum. Çünkü yazmak son derece güzel bir aktivite. İnsanın içiyle yüzleşmesi gibi. Takip ettiğim yazarlar elbette var, Yabancı olarak sıkı bir Mark Manson okuruyum. Bunun yanı sıra sevdiğim yazar abilerimden ödül töreninde tanıştığım Muhammed Yavaş bulunuyor. İkinci kitabımın yayınevi olan Kutlu Yayınevi bünyesinden de çok kıymetli abiler, ablalar, kardeşler edindim. Bu yazarlık çevreme güzellik katarken hayatımda bulunan insan kalitesinde devrim niteliği oluşturdu.

5)İlk kitabı bastırıp elinize aldığınızda neler hissettiniz?

 Hiç yaşamadım ama film ve dizilerden çok gördüm. Yeni baba olacak birisi doğumun ardından bebeği, annenin ya da babanın kucağına teslim eder hani, kargocu kargoyu bana uzattığında aynı hisler içerisindeydim. Bir de bana inancı olmayan, bu süreçte “yapamazsın, senden olmaz, bu da yazar mı şimdi?” diyenlere evet ben yazarım cevabı ile bir başarmışlık hissi oluşmuştu. Yeni bir hayatın ilk ve en özel adımlarıydı benim için.

6) Kitaplarınızın başarısı sizi tadmin ediyor mu yoksa bunu önemsemeden yazmaya devam mı 
ediyorsunuz?

Kitaplarımın başarısı benim başarım demektir. Her zaman başarılı olmak gibi bir niyetim var. Bunun için elimden geleni yapıyorum. Bana değer veren akrabalarım, dostlarım benimle gurur duysunlar diye elimden geleni ardıma koymuyorum. Bu nedenle kitaplarımın başarılarını evladının başarısını izleyen gururlu baba gibi seyrediyorum. Ancak başarılardan bahsedersek ilk kitabım beklenmedik bir şekilde tuttu diyebilirim. Yüksek satış rakamlarına ulaştı tabii bağış yapacağımı belirttiğim için bu da satışa yansıdı. Alnımızın akıyla da bağışımızı yaptık. Arından ilk kitabımız 2018 yılında BCA Art Times gazetesi tarafından ilki düzenlenen “Altın Kalem” ödüllerinde de deneme türünde ödüle layık görüldü.  Yıkılmadık Yan Yattık kitabım ise daha yeni. Büyüyecek, o da abisi gibi güzel ve başarılı bir kitap olacak. Satışları başlarda kötü olsa da şuan yoluna girdi. Gayet iyi gidiyor. 
Satışları önemsemeden yazmaya devam etmek isterdim, ancak bu maalesef olmuyor. Belirli bir basım ücreti ödemesek kitapları ücretsiz dağıtırdım. Ancak bu mümkün değil.

7) Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?

19 yaşında  İnsanınGelişmesi İçeriden Dışarıya Doğrudur ve Yıkılmadık Yan Yattıkkitaplarının yazarı, deneme türünde Altın Kalem ödül sahibi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Halkla İlişkiler Ve Tanıtım ikinci sınıf öğrencisi. Müzikle yaşayan, vakit buldukça okuyan ve vakit olmasa dahi vakit yaratıp yazan, son derece iyi niyetli saygılı ve sevgi dolu genç bir yazar diyebiliriz

8)Bana önerebileceğiniz bir kitap olsa hangi kitabı önerirdiniz?

 Size bir kitap önerecek olursam kendi kitaplarımdan başlayayım(şaka tabii ki) Soruya dönersek,  Stefan Zweig – Olağanüstü bir gece  Sabahattin Ali – İçimizdeki Şeytan son olarak da Mark Manson – Her Şey B*ktan ve Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatları kitaplarını öneririm. Bir kitap istediniz ama malum karantina sürecinden ötürü evlerdeyiz bu nedenle birden çok kitap önereyim dedim.
Not:   @kitabaadair instagram sayfasından da Yıkılmadık Yan Yattık kitabının yorumuna bakabilirsiniz



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yapmış olduğunuz yorum için teşekkür ederiz...