GENEL DUYURU
Bu Blogda Ara
Mücahit KARAÇINAR
KİTABA DAİR
Etiketler
KİTABA DAİR YAYIN AKIŞI
27 Nisan 2024 Cumartesi
YAZAR SİBEL KURTULAN
1- Kitap yazmaya nasıl başladınız?
On yaşlarımda hayatı anlamaya ve sorgulamaya başladığımı hatırlıyorum. Kendi bakışımla
gözlemlediğim tüm yaşanmışlıklar; bunlara televizyondan izlediklerimi, aile içinde ve dışındaki
gördüklerimi ve duyduklarımı da katabiliriz. Zaman zaman benim de içinde olduğum insan
ilişkilerinden çok etkilenirdim, bu hiç değişmedi. Kendi içime dönük dünyamda tüm bunları
anlamaya ve anlamlandırmaya çalışırdım, birileriyle konuşmak yerine ders kitaplarımın,
defterlerimin arkasına notlar almaya başladım, aldığım notlar zamanla o kadar çoğaldı ki
bunları günce halinde yazmaya karar verdim.
2- İlham kaynaklarınız nelerdir?
Tüm yaşadıklarım, bunların dışında çevremde hatta dünyada yaşanan, içinde duygu
barındıran, yüzü insana dönük tüm duygular benim yazılarıma kaynak oldu.
3- Kitabınızı ilk elinize aldığınızda neler hissetmiştiniz?
Dünya ile evrenle, insanlarla biriktirdiklerimi paylaşmış olmanın doyumunu yaşadım, güzel
tatlı bir rahatlama duygusuyla kendimle gurur duydum.
4- Kitabınızın ana teması nedir?
Romanımda, kadınlara ve çocuklara yapılan cinsel istismar, psikolojik şiddet ve fiziksel şiddet
gibi toplumda ağır ve kapanmayan yaralara neden olan konulara değindim. Bunlara sebep
olarak da toplumuzun öncelikle bilgisizlik sonrasında da kültür eksikliği olduğunu
düşünüyorum. Bu durumlar yaygınlaştıkça toplumumuzun genelinde kalite en aşağılara
düşüyor, bu konuda kendi adıma hissettiğim sancıyı seçtiğim konu ile gündeme getirdim.
Şiirlerimdeyse, gördüğüm kadarıyla az önce ifade ettiğim kalite ve kültürün yozlaşması
nedeniyle insan ilişkilerinde olması gereken sevgi, saygı gibi üst düzey yapı kavramlarının
metalaştığını yani ticari mal konumuna geldiğini fark ettim. Ben seni severim ama… Bunun
gibi, içinde sevgi, saygı barındıran güzel duygular, karşılık bekleyen kirli sözcüklere teslim
oldu, bu duyguların yerini, bedel karşılığında yerine getirilecek bir eylem haline geldiğini
düşünüyorum, duygularımızın yozlaştığını hissediyorum. Benim sevgim de dahil olmak üzere
duygusal hallerimizde çıkarlar, kirli planlar ve beklentiler, sevgilerimizi mülkiyetleştirdi. Tüm
bu düşünceler benim dünyamda sıra dışı kelimelerle şiire evrildi.
5- Yazma sürecinde kullandığınız teknikler nelerdir?
Beni rahatsız eden, duygulandıran, bir yerlerden alıp bir yerlere götüren birçok olguyu, olayı
içselleştirdim hep. Bu düşüncelere yoğunlaştığımda önceleri aklımda küçük notlar halinde
birikim yapmaya başladım, zamanla bu birikimleri unutabileceğimi fark ettim, sayısız günce
tuttum, ses kayıtları aldım. O kadar çok birikim yapmıştım ki bu tekniklerin hiç biri yeterli
olmadığını anladım. Nitel bir değişim yapmaya karar verdim, bu artık şarttı, ben de önce şiir
sonrasında roman olarak birikimlerimi okuyucularımla ve evrenle paylaştım.
6- Yazma sürecinizde karşılaştığınız zorluklar nelerdir ve bunları nasıl aşarsınız?
Sıra dışı yaklaşımlarım nedeniyle çok eleştirildim. Zaman zaman bu eleştiriler nedeniyle
yazmayı terk etmeyi bile düşündüm fakat yazı ve yazı yazma isteği beni terk etmedi.
Yazdıklarım, düşüncelerim ve eleştirilerim nedeniyle linç edilmeyi göze alarak yazmaya
devam ettim çünkü düşüncelerimi diğer insanlarla paylaştıkça nefes aldığımı, yaşadığımı,
damarlarımda kanın dolaştığını hissediyorum.
7- Okuyucularınıza iletmek istediğiniz özel bir mesaj var mı?
Yabancılaşarak, kendilerini soyutlayarak hayata daha nesnel bakmalarını ve kendilerini de bu
hayatın içinde incelemelerini öneriyorum.
8- Bize kendinizden bahseder misiniz?
Az önceki soruya dönersek eğer herkesin içinde olduğunu bildiğim; düşünmek, yazmak ve
anlatmak kavramlarını benden daha iyi yapabilecek sayısız insan var bunu biliyorum. Bu kadar
büyük bir kum denizi içinde küçük bir kum tanesi başka bir deyişle, okyanusta bir damla
olduğumun farkındayım. Yani aslında basit, sıradan bir insanım. Toplumdaki genel kalitenin
yükselmesi daha az sorun olması ve sorunların daha yapısal çözümlenmesi beni ancak
gülümsetir. Yazılarımla bunu yapıyorum.