GENEL DUYURU

**HOŞGELDİNİZ** BUGÜN SİZLERLE  YAZAR ... İLE YAPTIĞIMIZ RÖPORTAJ İLE KARŞINIZDAYIZ. . *** *** *** NOT: RÖPORTAJ YAPTIRMAK İSTEYENLER MAİL ADRESİMİZDEN İLETİŞİME GEÇEBİLİRLER. *** TAKİPTE KALIN...

KİTABA DAİR YAYIN AKIŞI

**HOŞGELDİNİZ** Kültür ,sanat ve edebiyat konularını içerisine alan geniş çaplı bir vizyon kanalı olan cahit TV sen iyi bir insansın ve her bilginin en sağlıklısına layıksın diyerek ten faydalı bilgiler vererek size yararlı olmaya çalışacak. . *** *** *** *** KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...

Yazar Sevil GÖKGÖZ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yazar Sevil GÖKGÖZ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Mayıs 2025 Cumartesi

KİTABA DAİR DERGİ | MAYIS 2025 | SAYI 99 | YAZAR SEVİL GÖKGÖZ











YAZAR SEVİL GÖKGÖZ

1.Bize kendinizden bahseder misiniz?

--Adım Sevil Gökgöz. Uzun yolda öğrendiklerimle, tecrübelerimle, deneyimlerimle çıktığım yazarlık yolcusuyum.

2. Romanınızın ana teması nedir?

---Ailelerimizde, çevremizde ve toplumumuzda unutulan hatta bir çoğunun hatırlanmadığı kendi kaderlerine terkedilen büyüklerimizle ilgili.

3.Huzurevi kitabının ortaya çıkış hikayesi nedir?

--Çalıştığım işyerinde doktorumuzla muayenehaneye gelemeyen huzurevi sakinlerine göz muayeneleri için her hafta belirlenen Huzurevlerine gidiyorduk. O dönem çok fazla tecrübe edinmiştim. Huzurevi sakinleriyle, görevlilerle konuşma imkanlarım olmuştu. Ve yaklaşık iki yıl önce de okuduğum bir yazı vardı: Modern hayatlar geliştikçe Huzurevlerine ihtiyaç artıyor. Bu yazıyla birlikte kendime sorgulamaya başlamıştım. Neden?

4.Kitapta sessiz çığlıklar sıkça hissediliyor. Sizce insanlar ne zaman susar?

 – İnsanlar anlaşılmadığı zaman susar.

5. Kitapta aile ilişkilerine dair güçlü mesajlar var. 

Sizce toplumumuz yaşlılarla bağını nerede kopardılar*
----Kısaca bahsetmek gerekirse: Önceden büyüklerimiz evlerimizde bizlerin kütüpaneleri, yollarımızda ki ışıklarıydı. Bilgi ve tecrübeleriyle. Fakat zamanla teknoloji hayatlarımıza girmeye başladığı andan itibaren bizler her şeyi google amcamıza sormaya başladık. Bu durumda da büyüklerimizin tecrübelerine ihtiyaç duyulmamaya başlandı. Bir diğeri ise : İnsanların ekonomi şartlardan dolayı kırsal kesimlerden büyük şehirlere göç edip çekirdek aile olarak yaşamayı şeçmesi. Çok fazla nedenler var aslında.

6. Bu kitabı okuyan birinin kalbinde ne kalsın istersiniz?

– --- Bir empati izi... Bir farkındalık... Belkide '' Ben yaşlanınca
unutulmamalıyım cümlesi.'' Ama en çok ta, '' Yaşlılık bir yük değil, bir
mirastır'' düşüncesi kalsın isterim.
7. Kitabın ismi oldukça sade ama derin anlamlar barındırıyor. Huzurevi
seçmenizin özel bir sebebi var mı?
---Huzur çoğu zaman dört duvarın içinde aranır fakat aslında içimizde başlar. Bu kitapta huzur arayan ama çoğu zaman geçmişin gölgesiyle beraber an da olan hisleriyle birlikte dokunan hayatlar.

23 Nisan 2024 Salı

KİTABA DAİR DERGİ | NİSAN 2024 | SAYI 79 | YAZAR SEVİL GÖKGÖZ










YAZAR SEVİL GÖKGÖZ

1) Kitap yazmaya nasıl başladınız? 

Çocuklarıma yaşayan hatıra bırakmaya karar verip sadece bir kitap bastırmak için çıktığım bu yolda kendimi yazarlıkta buldum. Baktım ki yazarken kendimi buluyorum, yaşanmışlıklar, tecrübeler daha fazla: Bende yaşanmış gerçek hikayeleri kaleme almaya karar verip insanlara, okuyucularıma „ menfaatin değil sevginin önemini anlatmaya“ daha ciddi olarak kaleme almaya karar verdim.

 2) Yazarken tıkandığınız noktalarda kendinizi nasıl motive ediyorsunuz? 

Yazarken tıkanmıyorum, çünkü gün, saat olarak kendime baskı yapmıyorum ve yazmaya başlamadan önce o hikayeye kendimi hazırlıyorum.

 3) Kitabınızı ilk elinize aldığınızda neler hissetmiştiniz? 

 Üçüncü çocuğumu kucağıma almış gibi hissettim, bu duygular anlatılamaz yaşanır derler. Kitaplarım benim çocuğuklarım gibi çünkü. 

4) Kitabınızın ana teması nedir? 

 Ana teması sevgisiz ve ilgisiz büyüyen çocukların ileriki hayatlarında nelerle boğuşmak zorunda oldukları hakkında, ayrıca motive teşkil edecek şekilde hikayeleri bitirmeye çalışıyotum. Ne yaşadılarsa yaşadılar ve doğru zaman geldiğinde kendilerine sil baştan diyebildiklerini göstermeye çalışıyorum temalarımda. Kısacası temalarım menfaatin değil sevginin ne kadar önemli olduğu üzerine. 

5) Yazma sürecinizde kullandığınız teknikler nelerdir? 

Rahatlatıcı muzikler ve mumlar. 

6) Yazma sürecinizde karşılaştığınız zorluklar nelerdir ve bunları nasıl aşıyorsunuz? 

Karşılaştığım zorluklar, yazarken bu dünyadan bir süreliğine hikayenin içine giriyorum ve yazarken yazdığım hikayeyin, karakterlerin içinde olduğum için hikayeyi yaşıyorum. Yazı bittikten sonra tekrar gerçek dünyaya döndüğümde bir müddet o karakterlerimin yaşadıkları duyguları yaşamış gibi hissediyorum. Ve bu durumdan çıkmak için zihnimi dinlendirmek zorunda kalıyorum. 

 7) Okuyucularınıza iletmek istediğiniz özel bir mesaj var mı? 

Özellikle gençlerimize mesajım var. Hayatlarına hayat arkadaşı alıp aile kurmadan evvel mümkün olduğu kadar kendilerini geliştirmeleri. Her yönden. Bundan kastım meslek gibi statüler değil. En başta kişiliklerini oturtmuş olmaları, kendilerine öz güvenlerini sağlamış olamaları, ayaklarının üzerlerinde duruyor olabilmeleri, kız ya da erkek olsun evlenmeden önce ailelerinden bağımlılıklarını kopartabilmiş kendi iradeleriyle hareket ediyor olmaları. Çünkü bu gençler geleceğin anneleri ve babaları olacaklar ve bir çocuğun eğitimi ailede başlar. Anne baba ne kadar bilinçli olursa o çocuğukta doğduğu evde kendini emniyette ve güvende hisseder. 

 8) Bize kendinizi tanıtır mısınız? 

Türkiyede doğdum ve 30 yılın üzerinde yurddışında yaşıyorum. İki kızım var. Uzun yıllar sağlık mesleğinde çalıştıktan sonra şuan Psikoljik danışman ve sosyal psikoloji öğrencisiyim. Ayrıca yaşam koçuyum. Ayrıca komşu evi dediğimiz kurumda gönüllü olarak „ bende konuşmak istiyorum“ temalı kadınlar gurubum var. Gezmeyi, okumayı, yazmayı, gözlem yapmayı, kendimle ve sevdiklerimle vakit geçirmeyi seviyorum. Duyarlı olduğum için de elimi taşın altına koymayı severim. Son olarak hayat bize ne getirirse getirsin, nefes aldığımız sürece herzaman umudun varlığına inananlardanım