GENEL DUYURU

**HOŞGELDİNİZ** BUGÜN SİZLERLE  YAZAR ... İLE YAPTIĞIMIZ RÖPORTAJ İLE KARŞINIZDAYIZ. . *** *** *** NOT: RÖPORTAJ YAPTIRMAK İSTEYENLER MAİL ADRESİMİZDEN İLETİŞİME GEÇEBİLİRLER. *** TAKİPTE KALIN...

KİTABA DAİR YAYIN AKIŞI

**HOŞGELDİNİZ** Kültür ,sanat ve edebiyat konularını içerisine alan geniş çaplı bir vizyon kanalı olan cahit TV sen iyi bir insansın ve her bilginin en sağlıklısına layıksın diyerek ten faydalı bilgiler vererek size yararlı olmaya çalışacak. . *** *** *** *** KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...

27 Nisan 2024 Cumartesi

YAZAR SİBEL KURTULAN

 1- Kitap yazmaya nasıl başladınız?


On yaşlarımda hayatı anlamaya ve sorgulamaya başladığımı hatırlıyorum. Kendi bakışımla

gözlemlediğim tüm yaşanmışlıklar; bunlara televizyondan izlediklerimi, aile içinde ve dışındaki

gördüklerimi ve duyduklarımı da katabiliriz. Zaman zaman benim de içinde olduğum insan

ilişkilerinden çok etkilenirdim, bu hiç değişmedi. Kendi içime dönük dünyamda tüm bunları

anlamaya ve anlamlandırmaya çalışırdım, birileriyle konuşmak yerine ders kitaplarımın,

defterlerimin arkasına notlar almaya başladım, aldığım notlar zamanla o kadar çoğaldı ki

bunları günce halinde yazmaya karar verdim.


2- İlham kaynaklarınız nelerdir?


Tüm yaşadıklarım, bunların dışında çevremde hatta dünyada yaşanan, içinde duygu

barındıran, yüzü insana dönük tüm duygular benim yazılarıma kaynak oldu.


3- Kitabınızı ilk elinize aldığınızda neler hissetmiştiniz?


Dünya ile evrenle, insanlarla biriktirdiklerimi paylaşmış olmanın doyumunu yaşadım, güzel

tatlı bir rahatlama duygusuyla kendimle gurur duydum.


4- Kitabınızın ana teması nedir?


Romanımda, kadınlara ve çocuklara yapılan cinsel istismar, psikolojik şiddet ve fiziksel şiddet

gibi toplumda ağır ve kapanmayan yaralara neden olan konulara değindim. Bunlara sebep

olarak da toplumuzun öncelikle bilgisizlik sonrasında da kültür eksikliği olduğunu

düşünüyorum. Bu durumlar yaygınlaştıkça toplumumuzun genelinde kalite en aşağılara

düşüyor, bu konuda kendi adıma hissettiğim sancıyı seçtiğim konu ile gündeme getirdim.

Şiirlerimdeyse, gördüğüm kadarıyla az önce ifade ettiğim kalite ve kültürün yozlaşması

nedeniyle insan ilişkilerinde olması gereken sevgi, saygı gibi üst düzey yapı kavramlarının

metalaştığını yani ticari mal konumuna geldiğini fark ettim. Ben seni severim ama… Bunun

gibi, içinde sevgi, saygı barındıran güzel duygular, karşılık bekleyen kirli sözcüklere teslim

oldu, bu duyguların yerini, bedel karşılığında yerine getirilecek bir eylem haline geldiğini

düşünüyorum, duygularımızın yozlaştığını hissediyorum. Benim sevgim de dahil olmak üzere

duygusal hallerimizde çıkarlar, kirli planlar ve beklentiler, sevgilerimizi mülkiyetleştirdi. Tüm

bu düşünceler benim dünyamda sıra dışı kelimelerle şiire evrildi.


5- Yazma sürecinde kullandığınız teknikler nelerdir?


Beni rahatsız eden, duygulandıran, bir yerlerden alıp bir yerlere götüren birçok olguyu, olayı

içselleştirdim hep. Bu düşüncelere yoğunlaştığımda önceleri aklımda küçük notlar halinde

birikim yapmaya başladım, zamanla bu birikimleri unutabileceğimi fark ettim, sayısız günce

tuttum, ses kayıtları aldım. O kadar çok birikim yapmıştım ki bu tekniklerin hiç biri yeterli

olmadığını anladım. Nitel bir değişim yapmaya karar verdim, bu artık şarttı, ben de önce şiir

sonrasında roman olarak birikimlerimi okuyucularımla ve evrenle paylaştım.


6- Yazma sürecinizde karşılaştığınız zorluklar nelerdir ve bunları nasıl aşarsınız?


Sıra dışı yaklaşımlarım nedeniyle çok eleştirildim. Zaman zaman bu eleştiriler nedeniyle

yazmayı terk etmeyi bile düşündüm fakat yazı ve yazı yazma isteği beni terk etmedi.

Yazdıklarım, düşüncelerim ve eleştirilerim nedeniyle linç edilmeyi göze alarak yazmaya

devam ettim çünkü düşüncelerimi diğer insanlarla paylaştıkça nefes aldığımı, yaşadığımı,

damarlarımda kanın dolaştığını hissediyorum.


7- Okuyucularınıza iletmek istediğiniz özel bir mesaj var mı?


Yabancılaşarak, kendilerini soyutlayarak hayata daha nesnel bakmalarını ve kendilerini de bu

hayatın içinde incelemelerini öneriyorum.


8- Bize kendinizden bahseder misiniz?


Az önceki soruya dönersek eğer herkesin içinde olduğunu bildiğim; düşünmek, yazmak ve

anlatmak kavramlarını benden daha iyi yapabilecek sayısız insan var bunu biliyorum. Bu kadar

büyük bir kum denizi içinde küçük bir kum tanesi başka bir deyişle, okyanusta bir damla

olduğumun farkındayım. Yani aslında basit, sıradan bir insanım. Toplumdaki genel kalitenin

yükselmesi daha az sorun olması ve sorunların daha yapısal çözümlenmesi beni ancak

gülümsetir. Yazılarımla bunu yapıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yapmış olduğunuz yorum için teşekkür ederiz...